Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Görüyorsun, ey Okur, buralarda ne çok yanıtsız soru, ne çok çözümsüz sorun var. Sana bir ipucu vereyim: Bu kitabın sayfalarındaki boşlukları yazacak bir şey bulamadığım için boş bıraktığımı varsay; ve, oralara yazılabilir olabilecek bir şeyleri, kendin, düşün ... "
‪Türk Budun, Ökün!
Şimdi herkes akl-ı evvel oldu. 5, 10 tekerlemenin tekrarlanmasıyla dünyayı bir çırpıda düzelti veriyorlar. Millet hainliğine kadar varan her şeyi söyleyip de yine "özgürlük yok" diye bağıran siyaset palyançolarına çocuk aldatır gibi yalanlar söyleyerek olmayacak vaatlerde bulunanlara, baktıkça kıyametin kopmakta olduğuna inanmak
Sayfa 221 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Reklam
9/10 puan verdi
Öncəliklə uzun bir müddətdi oxuyub bitirəbilmədiyimə baxmayaraq, bildirmək istəyirəm ki, axıcı əsərdir və günümüzün bəzi reallıqlarını özündə əks etdirir. Bir kitab haqqındakı təəssüratlarımı ilk dəfədir bölüşdüyüm üçün böyük ehtimal ki, spoilerlər çox olacaq :) Əsər məncə özlüyündə xüsusi bir mövzuya fokuslanmayıb, bir-birinə axıcı şəkildə
Martin Eden
Martin EdenJack London · Sis Publishing · 201390,9bin okunma
Bi an mantıklı geldi ya la
“Düşün! Bize, matematik dünyasının kurgusal ve sonsuz olduğu öğretildi. Bunu kabul ederim. 1’den sonra 2 gelir dendi. Bunu da kabul ederim. Ama sonra, 1 ile 2 arasındaki sonsuzluğu düşündüm. Peki o nereye gitti? İrrasyonel sayılar varken bir sayıdan sonra diğer bir tam sayı nasıl gelebilir? Eğer 1’den sonra virgül konursa ve bunun da kıçına sonsuz sayı konabiliyorsa 2 nasıl gelir? İşte! Soru bu!"
"Bir öykü oku: Düşün. Yapabilirsin. Dahası, yapmalısın, uyku sırasında sürekli kaçmamalısın, ayrıntıları unutmamalısın, sorunları umursamazlık etmemelisin, kendinle dünya arasında ve bütün parlak zekalı neşeli kızlar arasında duvar çekmemelisin; lütfen düşün, kurtul bundan. İnan, sınırlı benliğinden daha yüce yararlı bir güce. Tanrım! Tanrım! Tanrım! Neredesin? Seni istiyorum, ihtiyacım var: Sana ve sevgiye ve insanlığa inanmaya. Böyle kaçmamalısın. Düşünmelisin..." Sylvia Plath
Sayfa 28 - Kafka Okur Fikir Sanat ve Edebiyat DergisiKitabı okudu
"Düşün! Bize, matematik dünyasının kurgusal ve sonsuz olduğu öğretildi. Bunu kabul ederim. 1'den sonra 2 gelir dendi. Bunu da kabul ederim. Ama sonra, 1 ile 2 arasındaki sonsuzluğu düşündüm. Peki o nereye gitti? irrasyonel sayılar varken bir sayıdan sonra diğer bir tam sayı nasıl gelebilir? Eğer 1'den sonra virgül konursa ve bunun da sonuna sonsuz sayı konabiliyorsa 2 nasıl gelir? İşte! Soru bu! Yanıtsız bir soru. Ve işte matematiğin hatası! Dolayısıyla matematik yok. Onun üzerine kurulmuş dünya düzeni de yok... Ama ben anlayabilirim. Anlayabilirim bu sorunu. Ve o zaman ortaya yaklaşık sayılar çıkar. Yani hiçbir sayı tam değildir. Hepsi tama yaklaşır. Ama varamaz. Demektir ki, 1,999...9'u bize 2 diye yutturmaya çalışan bir dünyanın çocuklarıyız. Ve dünya da aslında tam gibi görünürken, aslında bir irrasyonellik harikası. İşte bunun için hayat yoktur. Olsa dahi o da irrasyoneldir! Yani anlamsızdır. Ne bir başlama nedeni, ne de bir oluş nedeni vardır. Evrende uçuşan kocaman bir irrasyonellik. Tabii ki dünyanın bir anlamı olması gerekmiyor. Belki de onu anlamlandıran üzerinde yaşayan akıl sahibi yaratıklardır. Ama onların da bizi getirdiği nokta ortada!"
Reklam
düşün ki bir kartal bir başağa konmuş hiç sarsılmamış başak titrememiş bile
Matematik
Düşün! Bize, matematik dünyasının doğası ve sonsuz olduğu öğretildi. Bunu kabul ederim, 1'den sonra 2 gelir dendi. Bunu da kabul ederim. Ama sonra, 1 ile 2 arasındaki sonsuzluğu düşündüm. Peki nereye gitti? İrrasyonel sayılar varken bir sayıdan sonra diğer bir tam sayı nasıl yapılabilir? Eğer 1'den sonra virgül konursa ve bunun da kıçına sonsuz sayı konabiliyorsa 2 nasıl gelir? İşte! Soru bu! Yanıtsız bir soru. Ve işte matematiğin hatası! dolayısıyla matematik yok. Onun üzerine kurulu dünya düzeni yok... Ama ben anlayabiliyorum. Bu sorunu anlayabilirim. Ve o zaman ortaya çıkan rakamları çıkarır. Yani hiçbir sayı tam değil. Hepsi tama yaklaşıyor. Ama varamaz. Demektir ki, 1,999...9'u bize 2 diye yutturmaya çalışan bir dünyanın çocuklarıyız. Ve dünya da aslında tam gibi görünürken, aslmda bir mantıkellik harikası. İşte bunun için hayat yoktur. Olsa dahi o da mantık dışı! Yani anlamsızdır. Ne bir başlama nedeni, ne de bir oluşum nedeni vardır. Evrendeki uçuşan değişkenlik bir irrasyonellik. Tabiî ki dünyanın bir anlamı olması gerekmiyor. Belki de onu anlamlandıran canlı yaratıklar sahibi yaratıklardır. Ama onların da bizi getirdiği nokta ortada!
Bu şarkı vardı; “Bu matematik bizi kandırıyor hocam” diye :))
“Düşün! Bize, matematik dünyasının kurgusal ve sonsuz olduğu öğretildi. Bunu kabul ederim. 1’den sonra 2 gelir dendi. Bunu da kabul ederim. Ama sonra, 1 ile 2 arasındaki sonsuzluğu düşündüm. Peki o nereye gitti? İrrasyonel sayılar varken bir sayıdan sonra diğer bir tam sayı nasıl gelebilir? Eğer 1’den sonra virgül konursa ve bunun da kıçına sonsuz sayı konabiliyorsa 2 nasıl gelir? İşte! Soru bu! Yanıtsız bir soru. Ve işte matematiğin hatası! Dolayısıyla matematik yok. Onun üzerine kurulmuş dünya düzeni de yok... Ama ben anlayabilirim. Anlayabilirim bu sorunu. Ve o zaman ortaya yaklaşık sayılar çıkar. Yani hiçbir sayı tam değildir. Hepsi tama yaklaşır. Ama varamaz. Demektir ki, 1,999...9’u bize 2 diye yutturmaya çalışan bir dünyanın çocuklarıyız.”
Sayfa 40 - EpubKitabı okuyor
Ya bugün bir karar ver ya da yoldan çekil
Neden bu ailede, bu zamanda, bu kimlikle yaratıldığını tefekkür et. On dakika hiçbir şey yapmadan öylece düşün. Rabbinin senden bir muradı yok mu? Aranan kan tam olarak sensin. Kalk ve bir yol aç. Bir şiir yaz. Çin konsolosluğunun önünde sadece dur mesela. Hiçbir şey olmasa bile; VARLIĞIN SURDA BİR GEDİK OLSUN! Tuğçe Şifa Zorlu
Reklam
Rutinin o kıyıcı rotasında yaptığımız, yapmak zorunda kaldığımız şeyler, iletişim kurmak zorunda olduğumuz insanlar... Tüm bu zorundalıklar zorbalığında, ruhumuzun teskin olduğu kendine ait odasında "Bize ait olan, ne kadar uzakta?" Göç yalnızca mekâna has değil. Zihne, ruha, kalbe, bağlara da has. İnsan bazen bir bilinç düzeyinden, bir ruh hâlinden de göçmek istiyor. Ait olduğu yere, ait olduğu yere. İsmet Özel'in o sırlı mısrası "Bize ait olan ne kadar uzakta?" nın peşinde gitmek arzusuyla tutuştuğu yeri ait olduğu yer sanıyor insan. Oysa kaçtığımız, gittiğimiz değil; kalmak istediğimiz yer, ait olduğumuz yer. Sebepsiz durgunluk çoğu kez sessiz bir huzursuzluğu saklıyor. İç, zihni bulandırarak ait hissetmediği yerde olduğunu hatırlatıyor. Düşün ve bul "huzursuz ol, hareket et ve ait olduğun yere git" diyor.
Sorgula
Düşün! Bize, matematik dünyasının kurgusal ve sonsuz olduğu öğ­retildi. Bunu kabul ederim. 1'den sonra 2 gelir dendi. Bunu da kabul ederim. Ama sonra, 1 ile 2 arasındaki sonsuzluğu düşündüm. Peki o nereye gitti? İrrasyonel sayılar varken bir sayıdan sonra diğer bir tam sayı nasıl gelebilir? Eğer 1 'den sonra virgül konursa ve bununda kıçına sonsuz sayı konabiliyorsa 2 nasıl gelir? İşte! Soru bu! Yanıtsız bir soru.
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
Sebepsiz durgunluk çoğu kez sessiz bir huzursuzluğu saklıyor. İç, zihni bulandırarak ait hissetmediği yerde olduğunu hatırlatıyor. Düşün ve bul, “huzursuz ol, hareket et ve ait olduğun yere git” diyor. 
Sayfa 38 - Zeynep MerdanKitabı okudu
Gürültüde fakirleşiverdik, geçenlerde oldu bu, aniden. Kimse bize sormadı kararları verirken. Kimse bizi dinlemedi bağırırken. Bir gürültü çıktı birden kendimizi yoksul bulduk durup dururken. Bak şimdi dünyaya "Kuş uçtukça genişliyor gökyüzü," demişti Rilke. Belki hayat da yaşadıkça. Böyle şeyler düşün. Delirme. Kimse duymaz çünkü bu gürültüde.
805 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.